Chatbotlar birbirleriyle kendi dillerinde konuştukları için panik mi yapıyorsunuz? Bu gerçektir

Pazartesi günü Facebook'un chatbot'ların kendi dillerini oluşturmasının ardından kullanımdan kaldırılacağını duyurmasıyla teknoloji dünyasının heyecanı doruğa ulaştı.

Bazı gazeteler bu programları “korkutucu” olarak nitelendirdi. Hatta bazı gazeteciler, süper akıllı yapay zekanın "konuşmasından" önce Facebook'un fikirlerinin tükendiğini bile ima etti. İngiliz Sun gazetesi "Makineler kontrolü ele mi alıyor?" sorusunu sordu. Avustralya televizyon kanalı Seven News de bunu "Yapay Zeka acil durumu" olarak adlandırıyor. Ve cevap hayır.

Bu sadece iki chatbotun birbiriyle bilgi alışverişinde bulunmasından ibaret. "Konuşmalarındaki" kod parçacıklarına bakıldığında, bırakın dili geliştirmeyi, hangi dili konuştuklarını görmek bile zordur.

Chatbot'un bilgi alışverişi görüşmesi

Bu olaydan sonra ortaya çıkan patlayıcı basın ve yapay zeka korkusu, Facebook'un projesinden kaynaklanmış olabilir. Bu sosyal ağ devindeki araştırmacılar, iki chatbot'a birbirleriyle konuşmak için konuşmayı kullanmayı öğretmeye çalıştı. Amaç, bota nasıl daha etkili planlama ve iletişim kuracağını öğretmektir.

Saçma sapan konuştuklarında hiçbir yapay zeka çökmüyor veya öldürülmüyor. Bunun yerine, botların daha çok insanlar gibi konuşabilmesi ve araştırmacıların araştırmalarının sonuçlarını sunabilmesi için yazılım hatalarını bulup düzeltiyoruz.

Carnegie Mellon Üniversitesi Makine Öğrenimi alanında yardımcı doçent olan Zachary Lipton, The Register'a "Bu çalışma çok heyecan verici" dedi. Ancak bunlar, Google'ın masa oyunları oynamak için kullandığı veya telefonunuzun hangi kelimeleri yazacağınızı tahmin etmek için kullandığı gibi statik modellerdir. Bir kase erişte ya da bir çift ayakkabıdan daha üstün bir bilişsel yeteneğe sahip değiller."

Chatbotlar gerçekten birbirleriyle yeni dillerde konuşabiliyor mu?

Konuşabilen botlar yeni veya gizemli bir olgu değil. OpenAI'deki araştırmacılar, iletişim kurmaya ve birlikte çalışmaya zorlandıklarında Mors alfabesi gibi bir şey aracılığıyla konuşabildiklerini keşfettiler.

McGill Üniversitesi'nde doktora öğrencisi ve OpenAI'de doktora öğrencisi olan Ryan Lowe, bunun "çok normal bir olay" olduğunu ve "endişelenecek bir şey olmadığını" söyledi.

“Çok botlu bir ortam olduğunda, birbirleriyle konuştuklarında daha etkilidir,” dedi, “görevleri çok sınırlıdır ve kullandıkları dil bunu yansıtır, çok basittir ve asla gerçek dile benzemez . Dilin belli bir sözdizimi ve gramer sistemi vardır. Açıkça öğretilmezse ürettiği şey dile benzeyemez.”

Karınca file dönüşüyor

Yapay zeka ile ilgili söylentiler ve abartılı bilgiler çokça karşımıza çıkıyor. Yapay zeka alanına geçmek ve ürününüzün Makine Öğrenimini kullandığını söylemek çok para kazandırabilir. Bu sadece sansasyonel haber bulma konusunda uzmanlaşmış gazetecilerin sorunu değil, teknoloji devlerinin de alerjisi var ve blog yazılarında sıklıkla "hayal gücü", "sezgi", "akıl" gibi kelimeleri kullanıyorlar.

Lipton, "Bundan sorumlu olan bir başkası da, birçok bilim insanının uzun yıllardır gerçekleştirilemeyeceğini düşündüğü çığır açan projeleri heyecanla uygulayan büyük şirketlerin araştırma departmanlarıdır" dedi.

Facebook kısa süre önce "Yapay zekalarını geliştirmeye odaklanan stratejiler ve kampanyalar geliştirip yürütmeye" yardımcı olacak bir AI editörü pozisyonu için bir işe alım ilanı yayınladı. Amazon, Microsoft, OpenAI, Google Brain ve DeepMind gibi şirketlerin tümü yapay zekadaki en son gelişmeleri özetleyen makaleler yayınlıyor.

Lipton şöyle konuştu: "Yazarlar akıllı ve iyi niyetli olabilirler ama burada bir sorun var. Yaptıkları her ne kadar gazetecilik gibi görünse de öyle değil; objektiflik sağlamaya yönelik bir girişimde bulunmuyor, şüpheci bir bakış açısına ya da derinlemesine bir analize sahip değil."